We All Hate Scousers


Beklenen gün geldi. İnönü Stadı yarın en özel konuklarından birini ağırlayacak ve bizim gibi United sempatizanları için de rüya gibi bir gece olacak… Ryan Giggs ve Rio Ferdinand gibi babalar dışında herkese tesirli küfürler gönderebilecek havadayım yalnız, duygularım konusunda çok fazla çelişki barındırmıyorum. Wayne Rooney’nin kenarda oturması kimseyi şaşırtmayacak bu maçta. İngiltere’deki genel görüş de White Hart Lane’de gelen yorucu galibiyetin üzerine, haftasonu oynanacak derbi hesaba katıldığında birkaç ismin dinlendirileceği yönünde. Taraftarlara sorulduğunda onlar zaten bu maçta kaybedilecek puana da dünden razı. İnönü’de alınacak kötü bir skorun geriye kalan beş maçta telafi edilebileceğinin, ancak derbideki benzer bir neticenin sezon boyunca onları takip edeceğinin farkındalar tabi.


Yine de Sir Alex Ferguson, Avrupa’yı yerel yarışmanın üzerine koyar bu tip durumlarda çoğu zaman. İşleri garantilemediği müddetçe de net bir şekilde alternatif kadrolarla sahaya çıkmadığını biliyoruz. Fakat Berbatov-Owen ikilisi, tarafsız bir şekilde yaklaştığımda da daha makul ikili gibi duruyor. Rooney en çok yorulan adamlardan oldu son ayda… Darren Fletcher ve Patrice Evra gibi fazla mesaideki elemanları ve savunmada sakatlıktan yeni çıkan O’Shea-Ferdinand ikilisini de rotasyona tabi tutabileceğini yazanlar var. Ben yine de Tottenham maçında eskisi kadar iyi gözükmeyen Vidic-Ferdinand ikilisine 90 dakikalık bir antrenman daha vermek isteyeceğini düşünüyorum Fergie’nin.

Hatta adet yerini bulsun diye bir muhtemel onbir de yapayım: Foster – Brown, Ferdinand, Vidic, Fabio – Valencia, Carrick, Scholes, Park – Berbatov, Owen

Ne yazık ki Mustafa Denizli’nin nasıl bir atraksiyona gireceğini tahmin etmek insan beyni için ulaşılmaz bir hedef hala. Rüştü Reçber’in sakatlığı, bir nebze de olsa sevindiren sakatlıklardan…


US Open ve ders kayıtları için sabahladıktan sonra 4-5 saatliğine uyuyabildim öğleden sonra. Rüyamda Yeni Açık’taydım ve birilerini 1-0 yeniyorduk. Çok net değil… Ama golü de Matias Delgado atıyordu. Ne düşünsem bilemedim. 2-1 alırız demiş öte yandan Bryan Robson… Manchester sokaklarında futbol ile alakası olmayan bir teyzeye de sorsak öyle derdi belki ama bir yere not düşülmeli Robson söylüyorsa.

Son iki fotoğrafı Gemma Thompson çekmiş bu arada. Şöyle de eklemiş… Yılın büyük bölümünde Gümüşsuyu’nda ikamet eden birini güldürdü ziyadesiyle:

“Well I’m pleased to say I’m still alive after walking up the steepest hill I’ve ever come across. I was told the Inönü Stadium was ‘just a five-minute walk’ from the hotel. Totally true, but what the travel guide failed to mention was the pain involved in walking back from it – wasn’t sure I was going to make it up at one point! Managed to get inside the ground to have a quick look at the pitch, which despite not yet having any markings on it, didn’t look too bad. I’ll upload some pics now…”

2 thoughts on “We All Hate Scousers”

  1. 21:13 It's not difficult to understand why the Besiktas fans are regarded as the loudest in the world. I should have packed my ear plugs! It's fantastic to be in an atmosphere like this, although speaking to my colleagues might be tricky…

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *